SERGEN YALÇIN
Sergen Yalçın, Beşiktaş’ı şampiyonluğa taşıdığı sezon da, ertesi yıl yarım bıraktığı sezon da böylesine uzun ve kapsamlı bir basın toplantısı yapmamıştı. Oysa bugün, basının karşısına çıkıp hem kendisini hem yaşananları hem de kulübün içinde bulunduğu tabloyu uzun uzun anlattı. Beşiktaş’ın ilk Sergen Yalçın ayrılığı sonrası yaşadığı krizin ardından, böylesine uzun bir açıklamayı en son Şenol Güneş ikinci döneminin imzası sırasında yapmıştı.
Şu çok açık: Sergen Yalçın bir oyuncunun kazanılması ya da kaybedilmesi konusunda bu kadar çaba sarf ediyorsa, hâlâ Beşiktaş’tan umudunu kesmiş değildir. Bu kadar uğraşması, yıpranması ve çırpınması başka türlü açıklanamaz.
RAFA SİLVA KRİZİ
Rafa Silva Beşiktaş’a imza attığında bir değerlendirme yapmış ve Beşiktaş’ın harika bir futbolcu aldığını, 10 numaralı bir oyun sistemine geçişin işareti olduğunu ve takıma büyük katkı sağlayacağını söylemiştim. Nitekim Rafa Silva, kısa yoldan kaleye gidişi, geçiş oyunundaki başarısı ve yeteneğiyle daha ilk resmi maçta, Galatasaray’la oynanan Süper Kupa maçında sonrasında da şampiyonluk yarışından kopulan lig sürecinde bunu fazlasıyla gösterdi.
İstatistikleri takip eden arkadaşlar zaten rakamlarla ortaya koyuyor. Futbolun seyir zevki açısından bakarsak da birçok maçta yaptığı estetik hareketleriyle hem tribündeki taraftara hem ekran başındaki izleyiciye adeta bir resital sundu.
Ancak o gün yaptığım değerlendirmede bir noktayı özellikle belirtmiştim: Rafa Silva harika bir futbolcu olabilir ama Portekiz dışına ilk kez çıkmasının bir handikap olduğunu da göz ardı etmemek gerekir. Ne yazık ki bugün o noktaya gelmiş durumdayız.
Geçen sezon şampiyonluğun gelmemesi, bu sezonun da büyük ölçüde kaybedilmiş görünmesi, oyun düzeninin bir türlü oturmaması, yönetim ve teknik direktör değişikliklerinin sıklaşması… Tüm bunlar Rafa Silva’nın mental anlamda motivasyonunu neredeyse tamamen tüketmiş durumda. Üstelik 32 yaşına gelmiş bir oyuncunun yeniden ülkesine dönmek istemiş olabilir.
İNİSİYATİF YÖNETİMDE
Bu aşamada konu Başkan Serdal Adalı’nın yetki alanına giriyor. Ortada bağlayıcı bir sözleşme var ve taraflardan biri yükümlülüklerini yerine getirmiyorsa bunun gereği yapılır. Avrupa ve Arap piyasasında ciddi karşılığı olan bir oyuncunun hangi şartlarla kulüpten ayrılacağı tamamen yönetimin inisiyatifinde.
Başkan bugün yaptığı açıklamada Rafa için 3 milyon euro gibi komik bir teklif geldiğini söyledi. Bana göre de piyasa değeri bu kadar yüksek, futbolu bırakma yaşına gelmeden son iyi sözleşmesini yapmak isteyen bir oyuncu için 3 milyon euro ciddi anlamda düşük bir rakam.
Beşiktaş’ın böylesine değerli bir oyuncuyu serbest bırakabilmesi için en az 12–15 milyon euro bandında bir teklif gelmesi gerektiğini düşünüyorum.
Serdal Adalı yönetimi, devraldığı yönetimden daha fazla para harcadı. Daha fazla futbolcu gönderdi. Hatta taraftarın sevdiği, Masuaku, Gedson, Semih Kılıçsoy gibi oyuncuları da gönderip beklenen gelir elde edilemedi. Sportif açıdan da başarılı bir tablo ortada yok. Rafa Silva da giderse yönetimin Beşiktaş'ın başında kalabilmesi, kusursuz saha sonuçları ve yukarıda bahsettiğim futbolcuları unutturacak yıldız transferlerine bağlı.
Serdal Bey, basın toplantısında her ne kadar çok başarılı bir lider görünümü çizse de 10 aylık süreçte maalesef Beşiktaş Ahmet Nur Çebi yönetiminin kat kat gerisinde, Hasan Arat yönetiminin gerisinde. Fikret Orman dönemi ile kıyaslamıyorum bile.
Ahmet Gökçe
